Kulislerde Berberoğlu kararı için iki farklı görüş
Yargıtay 16. Ceza Dairesi, önceki gün verdiği kararda, durdurulan MİT TIR’larına ilişkin görüntüleri gazeteci Can Dündar’a ilettiği iddiasıyla yargılanan Berberoğlu’na verilen 5 yıl 10 ay hapis cezasını onamış ardından Anayasa’nın 83/3. maddesi uyarınca milletvekilliği sona erinceye kadar Berberoğlu’nun cezasının infazının durdurulmasına ve salıverilmesine hükmetmişti. Berberoğlu’nun bu karara karşı son bir itiraz hakkı bulunuyor. Kararın kesinleşmesi halinde Berberoğlu hükümlü sıfatını alacak. Berberoğlu, bu süreçte hakkındaki hüküm kesinleşmesine rağmen milletvekili olduğu için yurt dışına çıkabilecek. Berberoğlu, Meclis’te yemin ettikten sonra yasama faaliyetlerine katılabilecek.
83.3. maddeye atıf
Anayasa’nın milletvekilliğinin düşmesini düzenleyen 84. maddesinin 2. fıkrasında, “Milletvekilliğinin kesin hüküm giyme veya kısıtlanma halinde düşmesi, bu husustaki kesin mahkeme kararının Genel Kurul’a bildirilmesiyle olur” ifadeleri yer alıyor. Ancak Yargıtay, Berberoğlu’nun cezasının infazının durdurulmasına karar verirken, Anayasa’nın 83/3. maddesine atıf yaptı. Söz konusu hüküm, TBMM üyesi hakkında, seçiminden önce veya sonra verilmiş bir ceza hükmünün yerine getirilmesinin, üyelik sıfatının sona ermesine bırakılacağını, üyelik süresince zamanaşımının işlemeyeceğini öngörüyor. Berberoğlu’nun üyelik sıfatının dönem sonuna bırakılıp bırakılmayacağı konusunda AK Parti’de iki farklı görüş öne çıkıyor. İlki 83/3. maddede bir ceza hükmünün yerine getirilmesinin üyelik sıfatının sona ermesine bırakılacağı hükmü olduğu için kararın Meclis’e sunulmayacağı ya da yeniden vekil seçilememesi halinde kararın Meclis’e sunulacağı yönünde.
Diğer bir görüş mahkemenin kararı yine de Meclis Başkanlığı’na gönderebileceği, kararın Genel Kurul’da okutulması ve vekilliğin düşmesi işleminin yerine getirilmesinin TBMM Başkanı’nın inisiyatifinde olduğu şeklinde.