DEVA Partisi Sivas İl Başkanı Serdar İnce, “Sivas’ta da göçmen sayısında ciddi artışlar yaşanıyor. TÜİK’in 23 Temmuz 2021 tarihli verilerine göre Sivas’ta 2016 yılında 2 bin olarak tespit edilen Suriyeli sayısı 3 bin 564’e ulaştı” dedi.
DEVA Partisi Sivas İl Başkanı Serdar İnce, Afganistan da yaşanan olayların ardından kontrolsüz mülteci ve sığınmacılar hakkında açıklama yaptı. Başkan İnce, mültecilerin, halkın sosyal yaşantı ve can güvenliğini tehdit ettiğini belirtti.
Başkan İnce,göç idaresinin verilerini de paylaştı. İnce, “Göç İdaresi Başkanlığı’nın resmi rakamlarına göre Türkiye’de yaşayan Suriyeli sayısı 3 milyon 613 bin 651 kişiye ulaştı. Suriyelilerin yüzde 98,5’inin şehirler, sadece yüzde 1.5’ine tekabül eden 56 bin 691’i ise kamplarda bulunuyor. Bu sayı 2019’un başında 143 bin 558, 2018’in başında ise 228 bin 251 kişiydi. Yani, geçici kamplardaki Suriyeliler de sürekli kent merkezlerine göç ederek aramıza karışıyor. En çok Suriyeli barındıran şehir 524 bin 948 kişi ile İstanbul. İstanbul’u 448 bin 982 kişi ile Gaziantep ve 435 bin 885 kişi ile Hatay takip ediyor. Gaziantep’te Suriyelilerin yerli nüfusa oranı yüzde 21.5, Hatay’da ise yüzde 26.3. Yani, Gaziantep’te her 5 kişiden biri, Hatay’da ise 4 kişiden biri Suriyeli” dedi.
SİVAS’TA RAKAMLAR HER GEÇEN GÜN ARTIYOR
Türkiye’de olduğu gibi Sivas’ta da göçmen sayısında ciddi artışlar yaşandığının da altını çizen Başkan İnce, TÜİK’in 23 Temmuz 2021 tarihli verilerine göre Sivas’ta 2016 yılında 2 bin olarak tespit edilen Suriyeli sayısının 3 bin 564’e ulaştığını aktardı.
Geçen süre zarfında doğan çocuklarla beraber çeşitli yollarla vatandaşlık alan göçmen ve sığınmacıların ülke yönetimi içinde sıkıntılar doğurabileceğini belirten başkan İnce, şunları söyledi:
“Suriyeli göçmenlerin yanında ikinci bir sorun Afganistan dan başlayan göç dalgası. Taliban yönetiminden kaçan genç erkek nüfus kaçak yollardan ülkemize girmektedir. Şehirlere kontrolsüz olarak giriş yapan Afganlılar çok kolay şekilde metropol şehirlere yerleşmektedir.
Bundan daha vahim olmak üzere sağlıklı bir göçmen politikamız olmadığından bu insanlar hakkında sağlıklı veri ve kontrol mekanizmaları çalışmamaktadır. Kaçak yolla ülkemize giriş yapan mülteciler beraberinde büyük sağlık sorunlarını insanımıza aktarmaktadır. Sınır dışı edilme korkusu ile sağlık hizmeti almayan bu insanlar başta corona olmak üzere birçok salgın hastalığı da yaymaktadır. Avrupa birliğinden her sığınmacı için ödenen küçük yardım bedelleri için bu duruma sessiz kalınıyorsa, ileride bu küçük bedeller için büyük bedeller ödemek zorunda kalacağız. Ülkemiz de bir şehirden bir şehire yerleşirken muhtar emniyet, nakil evrakları dilekçelerle uğraşırken, tüm göçmenler Antalya’ da, Mersin’ de, İstanbul ’da, Ankara’ da ülkenin her yerine çok kolay ulaşmaktadır.
Devletimizi idare eden yöneticilerimizin acil olarak bu soruna kalıcı çözümler bulması elzemdir. Türkiye Avrupa’ ya geçmeye çalışanların engellendiği, barınmalarının sağlandığı hendek ülke rolünden çıkmalıdır.”
